Araştırmalara göre, Danimarka’daki insanlar dünyanın en mutlu insanları arasında. Bu da Danimarkalıların eğitim yöntemlerine göz atmamız için yeterli bir sebep.
1. Danimarkalı ebeveynler dürüstler
2. Danimarkalı ebeveynler çocuklarına iyimserlik öğretirler
3. Danimarkalı ebeveynler çocuklarına empati öğretirler
4. Danimarkalı ebeveynler çocuklarına ültimatom vermezler
5. Danimarkalı ebeveynler çocuklarıyla çok fazla “hygge” geçirirler
6. Danimarkalı ebeveynler çocuklarını bir şey yapmakta serbest bırakırlar
Haziran 2017’de yapılan bir araştırma, Danimarkalı bebeklerin en az ağladıklarını göstermiştir – İngiliz, İtalyan ve Kanadalı bebekler en çok ağlayan bebeklerdir.
Danimarkalı psikoterapist Iben Dissing Sandahl, Amerikalı bir anne ile bir kitap yazmak için bir ekip çalışması yaptı: “The Danish Way of Parenting” – Danimarkalı tarzıyla çocuk yetiştirme yolları. “The Danish Way of Parenting” web sitesinde yazarlar, bazı klasik Danimarka eğitim metodlarını okuyucularla paylaşmaktadırlar. Bunlar:
- Danimarkalı ebeveynler dürüstler
Otantik olmak, Danimarkalı ebeveynlerin eğitim anlayışlarının başında geliyor. Yazarlar, Danimarka filmleri ile Danimarka eğitimi arasında bir paralellik görüyorlar: Danimarka filmlerinde nadiren mutlu bir son bulunuyor. Hatta Danimarkalı peri masallarının (Hans Christian Anderson’ın “Küçük Deniz kızı” gibi) orijinalinde mutlu bir son yoktur. Sadece Amerikan Disney versiyonunda peri masallarında her şey mutlu sonlanıyor.
Danimarkalılar gerçekliğin imajını tercih ediyor – her şey her zaman iyi sonuçlanmayabilir. Bu bakış açısını onlar çocuklarına da öğretiyorlar. Danimarkalılar, çocuklarını yalnızca, övgüye değer davrandıklarında övüyorlar – birçok Alman ailenin alışkanlık haline getirdiği gibi, çocukları her türlü şey için övmek yerine.
Doğru olanı övmek Danimarkalıların önceliğidir. Çocuğun zekasını iyi bir not için övmek yerine, Danimarkalı ebeveynler, çocuğun çalışmasını ve disiplinini övmeyi tercih eder. Böylece, çocuğun aktif olarak kullanabileceği özelliklerini geliştirirler.
2. Danimarkalı ebeveynler çocuklarına iyimserlik öğretiyorlar
Danimarkalılar stresli ve nahoş durumlarla nasıl başa çıkıyorlar?Üzerinde kontrol sahibi olmadıkları kötü koşullarda mesela yağmurlu havalar gibi, nasıl baş ediyorlar? Oldukça basit: Şu sloganı takip ederek: “Eğer bir şeyleri değiştiremiyorsan, o durumda bakış açını değiştir!”
Spesifik olarak, bunun anlamı şudur: Soğuk ve yağmurlu olduğunda, Danimarkalılar hava konusunda sinirlenmezler, ama “iyi, şimdi tatil zamanı değil!” diye düşünürler. Danimarkalılar için, her zaman doğru bakış açısı vardır. Bu yüzden çocuklarına dünyayı nasıl anlattıklarına ve tanımladıklarına dikkat ederler.
İyimser bir anlatış ve ebeveynlerin olumlu düşünceleri çocukların dünya görüşünü oluşturur. Dünya görüşü pozitif olan çocuk, hayatta mutlu olur.
3. Danimarkalı ebeveynler çocuklarına empati öğretirler
Empati dünyayı daha iyi yaşanılacak bir yer yapar – yazarlar da buna ikna olmuşlardır. Danimarka okullarında empati özellikle öğretilir. “Step by Step” programında çocuklar diğerlerinin fotoğraflarına bakarlar, bazen üzgün, mutlu, kızgın vb oldukları fotoğraflara. Sonra çocuklara sorulur, “Ne düşünüyorsun, sence çocuk bu fotoğrafta ne hissediyordur? Kendi cümlelerinle anlatabilir misin, açıklayabilir misin?”
Birincisi, böylelikle çocuklar diğer insanların mimiklerini anlamayı öğreniyorlar. İkincisi, empati ve şefkat öğreniyorlar. Bu diğer insanları anlama, onlarla anlaşabilme yeteneklerini geliştiriyor – ve tabi ki nihayetinde bir toplumda yaşama, ilişki kurma yeteneklerini de pekiştiriyor.
4. Danimarkalı ebeveynler çocuklarına ültimatom vermezler
Danimarkalı ebeveynler çocuklarından kayıtsız şartsız saygı beklemezler. Bunun yerine, çocuklarından kendi sorumluluklarını almalarını beklerler – ve bu konuda onlara destek olurlar. Danimarkalı ailelerde saygı tek taraflı değildir. Ebeveynler çocuklarından nasıl saygı duymak istiyorlarsa çocuklarına o şekilde saygı gösterirler.
Yardımseverlik ve sabır, bunlar Danimarkalılar için en önemli kurallardır – çünkü çocuklar bu konularda inatçı veya sızlanıyor olabilirler. Çocuğu tehdit etmek veya “üçe kadar saymak” asla Danimarkalı ebeveynlerin akıllarına gelmez.
5. Danimarkalı ebeveynler çocuklarla çok fazla “hygge” geçirirler
“Hygge” yi birlikte rahat zaman geçirmek olarak tercüme edebiliriz. Bunun içine birlikte oynamak, yemek yemek, sarılmak, müzik yapmak, yani birlikte bir şeyler yapmayı içerir. Önemli olan yapılanlar değil, asıl mühim olan birlikte zaman geçirmiş olmaktır. Danimarkalılar için, “biz” “benden” önce gelir.
Danimarkalı Ebeveynler bilirler ki; “Ailenle ve arkadaşlarınla ne kadar çok vakit geçiriyorsan, o kadar mutlusun demektir.
6. Danimarkalı ebeveynler çocuklarını bir şeyler yapmakta serbest bırakırlar
Danimarkalı ebeveynlerin önceliklerinde çocukların serbestçe oynamalarına izin vermek vardır. Pek çok Alman ve Amerikalı ailede çocukların gündelik yaşamları (okul, spor kulübü, ev ödevi yapma, büyükanne ve büyükbaba ziyaretleri, ek ders alma, öğrenme, uyuma) belirli bir saate bağlıyken, Danimarkalı ebeveynler çocuklarına daha fazla özgürlük sağlar.
Bu boş zamanlarında çocuklar kendilerini tanıyarak, ilgi alanlarını ve neler yapabileceklerini öğrenirler. Böylelikle temel bir şey daha öğrenirler: Özgüven. Kendini bilme. Kendini tanıma. “The Danish Way of Life” yazarları -Dünyaca ünlü meşhur – Lego taşlarının Danimarkadan geldiğini tekrar hatırlatmak istiyorlar. Lego yaratıcılığı ve bireyselliği harekete geçirir. Çocukların onlarla yaptıkları, tamamen kendi hayal dünyalarına kalmış. Lego ile nasıl oynanması gerektiğinin şartı yoktur, kuralı yoktur.
Yazının orjinali:
https://www.wunderweib.de/6-dinge-die-wir-von-daenischen-eltern-lernen-koennen-101147.html
Eğitim sistemleri de Doğada bolca vakit geçirmeye müsait olduğu için daha pozitif, mutlu bir nesil yetişiyor galiba. Ailevi eğitimin iyi olması da eğitimcilerin işini kolaylaştırıyor. Aşağıdaki videoda Danimarka’da orman kreşi:
Son Yorumlar